Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan yaptıkları temaslar neticesinde aldıkları izlenimin Kıbrıs sorununun çözüm sürecinin durağan bir şekilde devam ettiğini belirterek, “ Temmuz ayından bu yana görüşmelerdeki ivmenin düştüğü görülüyor. Aylardır ciddi bir ilerleme kaydedilmemiştir. Buna bağlı olarak Türkiye AB ilişkileri ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bu süreçteki rolü ön plana çıkmıştır” dedi.
Zamana yayılan bir çözüm süreciyle karşı karşıyayız.
“Zamana yayılarak devam edecek olan bir çözüm süreci ortaya çıkmış gibi görünüyor” diyen İzcan, erken, bütünlüklü çözüm noktasından parça parça çözüm noktasına gelinmekte olduğunun altını çizdi. İzcan, “Türkiye’nin AB süreci ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bu süreçteki rolü, veto edilen 5 başlığın gerçekleşen pazarlıkla açılması gündemdedir. Türkiye Cumhuriyeti bu başlıkların açılmasını talep ederken, Rum tarafı da Türkiye’den limanlarının açılmasını talep etmektedir. Yani çözümden çok Türkiye ile Rum tarafı arasındaki ilişkilerin normalleşmesi, mülteci krizinin çözümü ön plana çıkmıştır” dedi.
Türkiye ve Rum tararfı arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin olumlu olduğuna, böylesi bir normalleşmenin Kıbrıs sorununun çözümüne olumlu etkide bulunabileceğine vurgu yapan İzcan, “ Önemli olan Kıbrıs Türk tarafı olarak bizlerin bu süreçte yaşanacak gelişmlerin bir parçası olmamızdır. Pazarlıklarda gündeme gelen, Maraş’ın yasal sahiplerine iadesi, limanların açılması gibi konular bizleri birebir ilgilendirmektedir” dedi.
Sürecin dışında kalmamaya dikkat edelim.
Sürecin dışında kalmamaya dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan İzcan, “ Türkiye ile Rum tarafı süreci tek başına ilerletir ve biz bunun dışında kalırsak, bu bizim için tehlikedir. Başta Cumhurbaşkanı Akıncı olmak üzere hepimize sürece dahil olmak konusunda önemli görevler düşmektedir” dedi.