Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Sekreteri Salih Sonüstün yaptığı yazılı açıklamada, hükümetin 4 aylık icraatlarını anlattığı basın toplantısında kendilerini “umut hükümeti” olarak tanımlamasının Kıbrıs Türk toplumu ile açıkça alay etmek olduğunun altını çizerek, “ UBP- DP azınlık hükümeti umut hükümeti değil teslimiyet hükümetidir. Dört aylık süreçte, Kıbrıs Türk toplumunun varlık ve kimliğini korumak yerine toplumumuzu yok oluşa sürükleyecek icraatlara imza atmış ve atmaya devam etmektedir” dedi.
UBP- DP azınlık hükümetinin umut hükümeti olarak yaptığı icraatların koordinasyon ofisi, yeni vatandaşlıklar dağıtılması, Kıbrıs sorunun çözüm sürecini baltalamaya çalışması, ekonominin dibe vurmasını sağlayacak yeni zamlarla Kıbrıs Türk toplumunu daha da batağa sürüklemeye çalışması olarak tanımlayan BKP Genel sekreteri Salih Sonüstün, “ Dünyanın hiçbir ülkesinde toplumunu göz göre göre yok oluşa sürükleyen bir hükümete umut hükümeti denmez. Bu icraatları yapan hiçbir hükümet de toplumuyla alay edercesine ben umut hükümetiyim diyemez” dedi.
UBP-DP azınlık hükümeti Kıbrıs sorununun çözüm sürecini baltalama misyonunu üstlenmiştir.
UBP- DP azınlık hükümetinin Kıbrıs sorununun çözüm sürecini baltalama misyonunu üstlendiğini ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya ayak bağı olmaktan öte hiçbir icraat yapmadığını dile getiren Sonüstün, “İç meselelerde hükümetin icraat diye önümüze koyduğu şey, mali protokolün gereklerinin uygulanmasından öte bir şey değildir. Kıbrıs sorununun çözüm sürecinde ise bu hükümet süreci baltalama misyonunu üstlenmiş ve misyonunun gereklerini yerine getirmeye devam etmektedir” dedi.
BKP, içinde yaşadığımız çürümüş yapının alternatifi olmaya devam edecektir.
Birleşik Kıbrıs Partisi olarak toplumla alay edilmesine müsaade etmeyeceklerine vurgu yapan Salih Sonüstün, “ Bu hükümetin toplumu uçuruma sürüklediği açıkça ortadadır. Birleşik Kıbrıs Partisi olarak hükümete çağrımız toplumu kandırmaya çalışmaktan vazgeçmeleri, işgal ettikleri makamları bir an önce boşaltarak Kıbrıs Türk toplumunun çıkarlarını gözetip korumaları ve çözüm sürecini destekleyerek sonuca gidilmesinde görüşmeciye yardımcı olmalarıdır. Partimiz insanımıza güven verecek bir parlamento yapısının oluşmasının şart olduğuna inanmaktadır. BKP, içinde yaşadığımız çürümüş yapının alternatifi olmaya devam edecektir”dedi.