Birleşik Kıbrıs Partisi, suyun özelleştirilmesine karşı ortak mücadele ve eylem programının planlanması amacıyla, DEV-İŞ’i ziyaret ederek görüşme gerçekleştirdi.
Suyun özelleştirilmesini asla kabul etmeyeceğiz.
BKP Genel Başkanı İzzet İzcan görüşme öncesi yaptığı konuşmada, CTP-UBP hükümetinin, AKP hükümeti ile vardığı anlaşma çerçevesinde ülkenin tüm su kaynaklarının özelleştirilmesinin hedeflendiğini belirterek, BKP olarak bunu asla kabul etmelerinin mümkün olmadığını, sözün bittiği yerde bulunulduğunu ve toplumsal mücadelenin kaçınılmaz olduğunun altını çizdi.
Fiyatı belli olmayan suya alım garantisi verdiniz.
Özelleştirmeye, tekelleşmeye ve suyumuzun gaspedilmesine karşı olan tüm kesimlerin en kısa zamanda ortak eylemlilik sürecini başlatmasının ve ülke suyu ile kaynaklarımıza sahip çıkmalarının şart olduğunu vurgulayan İzcan, “CTP-UBP hükümetinin hazıladığı anlaşma ile fiyatı belli olmayan suya alım garantisi verilmektedir. Halkın bahçesindeki su kuyuları bile özelleştirilmek istenmektedir. Belediyeler, üreticiler ve hayvancılar tamamen iflasa sürüklenecektir. İnsanımzın suya erişimi özel şirketlerin insafına terk edilmiştir” dedi.
İzcan, DEV-İŞ ve diğer sendika, sivil toplum ve siyasi partiler ile ortak bir yol haritası belirleyerek, suyun özelleştirilmesine karşı mücadeleyi kararlı bir şekilde ilerleteceklerini söyledi.
DEV-İŞ Başkanı Hasan Felek ise yaptığı konuşmada, BKP heyetini aralarında görmekten memnuniyet duyduklarını belirterek, su konusunun Kıbrıslı Türklerin geleceğini, varlığını yakından ilgilendiren bir konu olduğunun altını çizdi.
Su temel bir insan hakkıdır.
Suyun ticari bir meta olarak alınıp satılmasına karşı olduklarını, suyun temel bir insan ve yaşam hakkı olduğunu, bu temel hakkın kesintisiz, kaliteli ve en ucuz fiyata tüm insanlara ulaşması gerektiğine inandıklarını vurgulayan Felek, imzalanması öngörülen su anlaşmasının Kıbrıslı Türklerin varlığını ve geleceğini yok etmeyi hedeflediğini ve bu anlaşmanın imzalanmasının ihanet olacağını kaydetti.
Özel bir tekele tüm su kaynaklarının karşılıksız verilmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Felek, suyun özelleştirilmesine, tekelleşmeye karşı olan tüm örgüt ve kesimler ile en geniş anlamda toplumsal muhalefeti örgütlemek için her türlü çabayı ortaya koyacaklarını vurguladı.